Acıyı tüm çıplaklığıyla resmeden, aşkını korkusuzca ve tam içinden geldiği gibi yaşayan, özlemi en güzel ve içten şekilde anlatan çok sevdiğimiz cesur bir kadın Frida Kahlo.
“Yapıtım, asla yazılamayacak denli güzel öz yaşam öykümdür.”
Frida Kahlo
Bazen hayat en çok istediklerinizi vermez size. Bazende hiç yapamayacağınızı sandığınız hayalleriniz gerçek olur. Kalbinizi en çok sevgiyle dolduran kişi gün bir bakmışsınız en çok acıtan olmuş. İlk bakışta çok farklı bir yaşam öyküsüne sahip görünse de aslında o da hepimiz gibi acısıyla tatlısıyla hayattan payına düşeni almış. Önemli olan hayatın sunduklarını nasıl karşıladığımız bence.
“Kötüyüm, gitgide daha da kötü olacağım ama yavaş yavaş yalnız kalmaya alışıyorum, bu bile bir şeydir, bir avantaj, bir zaferdir. ” Frida Kahlo, 1937
Gençliğinde korselerle aylarca yatakta yatmak zorunda kaldığında yatağının üzerine koydukları ayna onun hem kabusu hem kurtarıcısı oldu. Bir insanın her gün kendisinin o halini bakmasının acısını hayal edemiyorum bile. Yine de o acıdan geçip hasta yatağında resme başlamasını okuyunca evet “işte Frida bu” diyor insan.
Frida Kahlo’nun hayatını anlatan bu kitap elinizden bırakamayacağınız sürükleyicilikte değil; ama bazen bir sayfada baka kalmanızı sağlıyor 🙂
Benim baka kaldığım sayfa işte burada. Frida’nın Diego’ya yazdığı aşk mektuplarından birisi. Sevgiliye duyulan özlem ve tutku ancak bu kadar güzel anlatabilir.
……………….
” Gecelerim,sevgiyle senin de içine akabilmek için burada olmanı istiyor.
Gecelerim seni umut ediyor.
Bedenim seni bekliyor.
Gecelerim,senin ve benim hazza eriştiğimizi görmek için röntgencilik yapmak istiyor,
Seni ve beni zevkten titrerken görmek istiyor.
Gecelerim gözlerimizi görmek ve zevk dolu gözlerimize sahip olmak istiyor.
Gecelerim her sarsıntıyı ellerinde tutmak istiyor.
Gecelerim sessizce senin yokluğunda inliyor.
Gecelerim uzun,uzun upuzun.
Aklını yitiriyor ama senin görüntünü benden uzaklaştıramıyor,
Arzumu yok edemiyor.
Senin burada olmamandan dolayı ölüyor ve beni öldürüyor gecelerim.
Gecelerim sürekli seni arıyor.
Bedenim birkaç sokağın ya da adi bir coğrafyanın bizi ayırdığını anlayamıyor.
Bedenim,geceni ortasında senin gölgeni görmemekten dolayı acıdan çıldırıyor.
Bedenim uykunda sana sarılmak istiyor.
Bedenim gece uyumak ve karanlıkta senin öpüşünle uyanmak istiyor.
Gecelerim,bugün bundan daha güzel ve daha zalim bir düş tanımıyor.”
………………………….
Kitabın arkasında tablolarının fotoğrafları var. Kitapta tabloların hikayelerini okuyup o resimleri görmek o eseri ve arkasındaki duyguyu çok daha iyi anlamınızı sağlıyor. Son olarak tarihin en konuşulan aşıklarından ikisinin fotoğrafını ve favori Frida resmimi paylaşayım dedim.
Miyop Prenses 